
Hayatın içinden gelen her değişim, küçük bir farkındalıkla başlar. Bazen bir renk, bazen bir dokunuş, bazen de bir masa kenarındaki ince bir detay… İçinde bulunduğumuz ortamlar, biz fark etmesek bile bizi etkiler, yönlendirir, hatta zamanla dönüştürür. Ve çoğu zaman dış dünyada yaptığımız küçük değişiklikler, iç dünyamızda büyük farklar yaratır.
Marangozlarla, mimarlarla ya da doğrudan son kullanıcılarla çalışırken sık sık şuna tanıklık ediyorum: Her malzeme seçimi aslında bir karar anıdır. Sadece teknik bir tercih değil; aynı zamanda bir duygu, bir ihtiyaç, hatta bazen bir cesaret göstergesidir. Ahşabın doğal sıcaklığı mı, metalin netliği mi? Mat bir yüzey mi, parlak ve dikkat çekici bir seçim mi? Bu tercihler, kişinin ne hissettiğini ya da ne hissetmek istediğini de anlatır.
Her Malzemenin Bir Anlamı Var
Müşterilerimin vizyonlarını, hayat bulan malzemelerle buluşturuyorum. Bu sadece ürün sunmak değil; aynı zamanda onların iç seslerine kulak vermelerine yardımcı olmak anlamına geliyor. Çünkü doğru seçilmiş bir detay, yalnızca mekanı değil, orada bulunan kişiyi de değiştiriyor.
Peki sen, yaşadığın ya da çalıştığın ortamda hangi detayın seni yansıttığını hissediyorsun? Hangi renk seni rahatlatıyor, hangi dokunuş seni harekete geçiriyor?
Mimarların ve marangozların tasarladığı her şeyin arkasında bir anlam yatar. Ama bu anlamın tamamlanabilmesi için bir malzemeye, bir zemine, bir bağlantı parçasına ihtiyaç duyuluyor. Biz işte tam o noktada devreye giriyoruz. Yüzeyin yalnızca teknik değil, aynı zamanda ruh taşıyan bir tarafı olduğunu biliyoruz. Çünkü bazen bir çekmece kulpu bile, kişisel bir ifade kadar anlamlı olabilir.
Küçük Değişiklikler, Derin Etkiler
Değişim, büyük adımlarla gelmek zorunda değil. Bazen bir köşeyi yeniden düzenlemek, bir malzeme tercihinde kendine izin vermek ya da yıllardır değiştirmediğin bir parçayı yenilemek… Bunlar sana ne katardı? Sana nasıl hissettirirdi?
Kendimizi iyi hissettiğimiz yerlerde daha yaratıcı, daha açık ve daha huzurlu oluruz. Belki de şimdi sormanın zamanı gelmiştir: “Burada gerçekten kendim gibi miyim?”
Belki sadece bir yüzey, belki bir renk… Ama fark yaratacak olan, senin bakış açın.
Kendini biraz daha iyi hissetmek için küçük bir dokunuş yapmaya ne dersin?
Ayşenur ÖZDAĞ